Telegram kurucusu bir yıl içerisinde 1 Milyar kullanıcıya erişeceklerini açıkladı

19.04.2024

Telegram, bir yıl içerisinde bir milyar kullancıya ulaşarak en popüler sosyal medya platformlarından biri olarak konumlanmak üzere. Milyarder kurucusu Pavel Durov'a göre, Telegram'ın büyümesi bir "orman yangını"na benziyor ve bu dönüm noktasına yakında ulaşmayı öngörüyor.

Dubai merkezli olan Telegram, Rus doğumlu Durov tarafından kuruldu. Durov, Rusya'daki VK sosyal medya platformundaki muhalefet yanlısı toplulukları kapatmayı reddettikten sonra 2014 yılında Rusya'dan ayrıldı.

Durov, tek sahibi olduğu Telegram'ın mevcut 900 milyon aktif kullanıcısıyla ilgili, "Muhtemelen bir yıl içinde aylık bir milyar aktif kullanıcıyı geçeceğiz" dediği bir video röportajında ABD'li gazeteci Tucker Carlson'a bilgi verdi. "Telegram bir orman yangını gibi yayılıyor." ifadelerini kullandı.

Belirli hükümetlerin baskısına rağmen, Durov, Telegram'ın "nötr bir platform" olmayı ve jeopolitik olaylara karışmamayı amaçladığını vurguladı.

Telegram'ın ana rakibi Meta Platforms'un WhatsApp'ı ise iki milyarın üzerinde aylık aktif kullanıcıya sahip. Mart ayında Financial Times, Telegram'ın şirketin karlılığa ulaşmasının ardından ABD'de bir liste oluşturmayı planladığını bildirdi.

Özellikle eski Sovyetler Birliği cumhuriyetlerinde etkili olan Telegram; Facebook, YouTube, WhatsApp, Instagram, TikTok ve WeChat gibi önemli sosyal medya platformları arasında yer alıyor.

2022'de Rusya'nın Ukrayna'ya tam ölçekli saldırısından bu yana, Telegram, her iki taraftan da bakış açılarını sunan filtresiz içeriğin birincil kaynağı haline geldi, ancak bazen grafik ve yanıltıcı bilgiler içerdiği bildirildi.

Durov, Telegram'ı Rusya'da baskı altında iletişim için şifrelenmiş bir mesajlaşma uygulaması olarak tasarladı. Şifreleme, kardeşi Nikolai tarafından hayata geçirildi.

Rusya'nın kontrolünde olduğu iddialarına gelince, Durov, bunları Telegram'ın büyümesinden endişe duyan rakipler tarafından yayılan yanlış söylentiler olarak reddetti. Rusya'dan ayrılmasını hükümet yönergelerine uyum yerine özgürlüğü önceliklendiren bir karar olarak nitelendirdi ve şirketinin yeni bir ev arayışında Berlin, Londra, Singapur ve San Francisco gibi çeşitli yerlerde olduğunu belirtti.