Huawei, HarmonyOS Next işletim sistemiyle donatılmış en yeni amiral gemisi akıllı telefonu Mate 70’i tanıttı. Cihazın artık Android tabanlı uygulamaları desteklememesi, Huawei’nin Google’ın Android’i ve Apple’ın iOS’una tamamen yerli bir alternatif oluşturma çabasını vurguluyor. 5.499 yuan (760 $) fiyatıyla Mate 70, Huawei’nin yaptırımlara karşı direnme ve teknolojik bağımsızlığını sergileme kararlılığını yansıtıyor.
Mate 70’in lansmanı, geçen yılın Mate 60 serisinin başarısı üzerine inşa ediliyor. ABD’nin Çin’e yönelik yarı iletken ihracatına uyguladığı kısıtlamalara rağmen gelişmiş çip teknolojisini bünyesinde barındırmasıyla uzmanları şaşırtan Mate 60 serisi, Huawei’nin yazılım geliştirme yolculuğunda büyük bir dönüm noktası olarak görülüyor. Huawei yöneticilerine göre bu cihaz, tüm gelecekteki akıllı telefon ve tabletlerin yalnızca HarmonyOS ile çalışmasının yolunu açıyor.
Android’den ayrılma kararı, Huawei’nin premium akıllı telefon pazarındaki ivmesini sürdürmesi için kritik bir hamle olarak değerlendiriliyor. Sektör analistlerine göre bu değişim, tüketici sadakatini pekiştirmeye ve rakip platformlardan kullanıcı çekmeye yardımcı olacak. Huawei’nin yüksek segment pazarındaki payı bir yıl içinde ’den ’e yükselirken, aynı dönemde Apple’ın payının düşmesi, şirketin stratejisinin başarısını ortaya koyuyor.
ABD’nin 2019’da ticaret kısıtlamaları uygulamasından bu yana Huawei, kendi kendine yeterli bir ekosistem oluşturmak için çalışıyor. HarmonyOS platformu, iOS ve Android’in yanında dünyanın üçüncü büyük mobil işletim sistemi olmayı hedefliyor. Huawei, uygulama geliştirme alanındaki önemli yatırımlarıyla önümüzdeki yıl içinde 100.000 uyumlu uygulamayı platforma dahil etmeyi, Çin’den başlayarak kademeli olarak küresel pazara yayılmayı planlıyor.
Huawei’nin inovasyona yenilenen odağı, Mate 70 için rekor ön sipariş sayısına ulaşarak güçlü tüketici ilgisini ortaya koydu. Ancak analistler, rekabetçi bir ekosistem oluşturmanın zaman ve geliştiricilerle kapsamlı işbirliği gerektirdiğini belirtiyor. HarmonyOS’un başarısı, kullanıcıların benimsemesine ve geniş bir uygulama ekosisteminin mevcudiyetine bağlı olacak.